Yayınlanan bir itiraf Türk polisinin işkencede nasıl devrim yaptığını gözler önüne serdi.
İşte geçtiğimiz haftasonu oynanan Fenerbahçe Galatasaray maçındaki Türk polisinin bir grup taraftara yaptığı "akıl almaz" işkence:
"Haftasonu oynanan Fenerbahçe Galatasaray maçı öncesi birkaç küçük sorun sebebiyle karakola alınan ve maç boyunca karakolda tutulan arkadaşımın anlattıklarını size aktarmak ve sizleri yepyeni bir işkence tekniğiyle tanıştırmak istedim.
Fenerli, Cimbomlu ayrımı yapılmadan aynı nezarethaneye kapatılanların saat, telefon ve kimliklerine el konmuş.
O sırada maçın başlaması bahane edilerek bütün polisler ortadan kaybolmuş. Aradan daha on dakika geçmeden içeriden “Goool!” çığlıkları yükselmiş.
Tabii nezarethanedekiler parmaklıklara yapışıp “Kim attı? Kim attı?” diye bağırmaya başlamışlar.
Cevap veren olmamış.
Bir on-on beş dakika daha geçmiş içerisi yine “Goooll!” nidalarıyla yıkılmış. Nezarethanedekiler çıldırmışlar tabii. “Abi Allah rızası için kim attı söyleyin” diye yalvaranlar bile olmuş. Yine kendilerine cevap verilmemiş.
Bu durum gollerin sayısı beşi buluncaya kadar devam etmiş.
“Aynı tonda, aynı sayıda adam bağırınca tüm golleri aynı takım attı sanıyorum. Ses değişse diyeceğim ki karşı taraf da gol attı ama ses hep aynı. Biz beş atıyor olabilir miyiz diye düşünüyorum, olamaz diyorum. Yoksa beş mi yiyoruz diyorum, birilerine saldırmak üzereyim paranoyadan artık” diye anlatıyor arkadaşım o anı.
İçerdekilerden bazıları iyice kaybetmişler kendilerini, “Kaç kaç lan bu maç?” diye başlarını parmaklıklara vuruyorlarmış. İçlerindeki şüphe hepsini öldürüyormuş. Nihayet maç boyunca süren bu işkence hakemin düdüğüyle birlikte sona ermiş.
Polisler gelip arkadaşımı ve diğerlerini serbest bırakmışlar. Çıkar çıkmaz beni aradı arkadaşım. Maçın skorunu sordu. 0-0 dedim.
Cevabımı duyunca kendinden geçti zavallım. Her ne kadar arkadaşımın haline içim gitse de elimde değil, ben bu yaratıcı fikri ortaya atan polise hayran kaldım kardeşim.
Hem işe de yaramış. En azından arkadaşım bir daha o durumda kalmamak için maçın öncesinde ve sürecinde en ufak bir tartışmaya bile karışmamaya yeminli.
Tebrik ederim polisimizi!"
(Alıntıdır)
İşte geçtiğimiz haftasonu oynanan Fenerbahçe Galatasaray maçındaki Türk polisinin bir grup taraftara yaptığı "akıl almaz" işkence:
"Haftasonu oynanan Fenerbahçe Galatasaray maçı öncesi birkaç küçük sorun sebebiyle karakola alınan ve maç boyunca karakolda tutulan arkadaşımın anlattıklarını size aktarmak ve sizleri yepyeni bir işkence tekniğiyle tanıştırmak istedim.
Fenerli, Cimbomlu ayrımı yapılmadan aynı nezarethaneye kapatılanların saat, telefon ve kimliklerine el konmuş.
O sırada maçın başlaması bahane edilerek bütün polisler ortadan kaybolmuş. Aradan daha on dakika geçmeden içeriden “Goool!” çığlıkları yükselmiş.
Tabii nezarethanedekiler parmaklıklara yapışıp “Kim attı? Kim attı?” diye bağırmaya başlamışlar.
Cevap veren olmamış.
Bir on-on beş dakika daha geçmiş içerisi yine “Goooll!” nidalarıyla yıkılmış. Nezarethanedekiler çıldırmışlar tabii. “Abi Allah rızası için kim attı söyleyin” diye yalvaranlar bile olmuş. Yine kendilerine cevap verilmemiş.
Bu durum gollerin sayısı beşi buluncaya kadar devam etmiş.
“Aynı tonda, aynı sayıda adam bağırınca tüm golleri aynı takım attı sanıyorum. Ses değişse diyeceğim ki karşı taraf da gol attı ama ses hep aynı. Biz beş atıyor olabilir miyiz diye düşünüyorum, olamaz diyorum. Yoksa beş mi yiyoruz diyorum, birilerine saldırmak üzereyim paranoyadan artık” diye anlatıyor arkadaşım o anı.
İçerdekilerden bazıları iyice kaybetmişler kendilerini, “Kaç kaç lan bu maç?” diye başlarını parmaklıklara vuruyorlarmış. İçlerindeki şüphe hepsini öldürüyormuş. Nihayet maç boyunca süren bu işkence hakemin düdüğüyle birlikte sona ermiş.
Polisler gelip arkadaşımı ve diğerlerini serbest bırakmışlar. Çıkar çıkmaz beni aradı arkadaşım. Maçın skorunu sordu. 0-0 dedim.
Cevabımı duyunca kendinden geçti zavallım. Her ne kadar arkadaşımın haline içim gitse de elimde değil, ben bu yaratıcı fikri ortaya atan polise hayran kaldım kardeşim.
Hem işe de yaramış. En azından arkadaşım bir daha o durumda kalmamak için maçın öncesinde ve sürecinde en ufak bir tartışmaya bile karışmamaya yeminli.
Tebrik ederim polisimizi!"
(Alıntıdır)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder